erte ıskadır
.
evren
posta kutusunda martıdır
.
biz bu geoitin şeklini almaya çalışan bir lavız
.
ekside artıyız
eksilenden şanslıyız
magmayız
duran dağız
kuruyan yaşlarız
.
hepsinde haklıyız
meridyenleri elastik sanıp eğmeye çalışırız
.
biz haklıyız
.
tin çekirdeğinde dolaşan milyar solucana kıyasla
balığım şanslıdır
.
hastadır
kırgındır
çekilmiş sulara bağlıdır
.
kayıptır
ama
uzakta takasıyla dolaşan bir balıkçıya
çarpmıştır
.
suyun yatağındaki düşünceler farklıdır
kara zardır
düşeş pahalıdır
.
ve en önemlisi
yüzgeci bantlıdır
biz şimdi bardağındaki tutağımız
.
biz salığız
salıkken meridyenlere sarkarız
.
hiçbir şey hatılamayız
anımsamalarda
biz kayıbız
.
soğukta parlarız
ve
sıcak bir süsün
lastik edebiyatında
ağlarız
.
şimdi sadece yargıcız
.
mozaikte gurablista sunumu :
mö 230
çekim bölgeleri
rehineler
yüksek ütülenen zihinler
dehlizler
rehberler
ve balık kuyruğu
.
I won't run away no more, I promise
Even when I get bored, I promise
Even when you lock me out, I promise
I say my prayers every night, I promise
I don't wish that I'm spread, I promise
The tantrums and the chilling chats, I promise
Even when the ship is wrecked, I promise
Tie me to the rotten deck, I promise
I won't run away no more, I promise
Even when I get bored, I promise
Even when the ship is wrecked, I promise
Tie me to the rotten deck, I promise
I won't run away no more, I promise
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder