17 Temmuz 2017 Pazartesi

23


arşiv katlarımda
sayısal ayracımla birlikte
yaz bakısında hesapladığım poyrazları anımsıyorum da
soygazlarla panjurlar yaptığım
ahşap pedalleri dirseklere takmayı unutmuşum ..

aslına bakarsan küçük bir ayrıntı 
fakat bu ayrıntı tüm hareketlerin kontrolünü sağlıyor

yavaş , hızlı ve tempolu

birçok kahverengi seyirde
misyon olarak gerçeküstücülüğün 
roketlerini ateşlediğimde

giz , bu yüze vuralan en sığ tabirdi

bahsettiğim düğümler , gerçekten de düğümdü
dolaşılıklığı fazla abarttığımda
aldığım haz gurablista'nın zihnimdeki saygınlığını
paçavra edebilir diye düşündüm

kaygı değil , siktiriboktan bir beyin göçü

sanırım 
biz 
 birbirimize dokunan ipliklerimizde 
sadece 
 kendimizi empoze ediyoruz

zigon masada bir boş bardakla
geçen birkaç saat boyunca 
yazmaya ara verip vermediğimi düşündüm

beni bu düşünceye iten
birkaç yüzyıldır yazdığım hiçbir şeyi hatırlamayışım
ve bunun üzerine bir eksilti hissetmemekti

benden diri daktiloyu görünce
edatlarımla epeyledim 
 kendime bahsettiğim aralığı düşündüm

gözlem için tarihe kuşelenmiş kıyafetlerimle adımladığımda
aklımdaki algoritma neyi kapsıyordu ?

galileo'ya jüpiter ile ilgili bulduğum bir uydudan bahsedecektim
seraphime'e poz kıvrılarının onu eriteceğinden
alaşa dönemin eski misafirine yükselişin çakılmaya işaret ettiğine
çocukluk gecemin sabah vaktinde sisinden
düğümleri bir kurgunun sonunda fırlatmayı hesaplıyordum

ama
her şey koşar adımlıydı
şimdi biraz daha durduğumu hissediyorum





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder