25 Mayıs 2012 Cuma

İf - Pratikte Çeyreği Saniyenin




paint by Magda Urse
http://www.facebook.com/pages/Magda-Urse/146752422094089


neye karar verilir
ciddiyetin adımlarında kül kedisi bir ruh halinde yürümektesin
ancak çürümektesin beynimin içindeki bir barakada
sadece haplar değil bugünlerde kana sızan

bir kahve yap, uyumasam da olur
çünküler nede olsa iyileştiremediğin revirlerde nöbette
bi devrim yap duyulmasa da olur
ne de olsa en çok her şeyi bok eden belirsizlikler gülümser

sen adresini fısılda mektubun hazır
bu ulaşmayan ses tonunun ellerinden çıkan yazı
çizgiyi aşanları başka gezegende hatırladım
ki bu apartmanın bilincinde anlaşılmayan katıydı

yine başardın olsun kalan sigarada kal
yetişmeye çalışırken , kaybolduğum bu patika
kimi anımsar çakıllar ve yanında boğumlar
bir de yağmur başlarsa , pencereden sırıtmak

kalır geriye, the fisher tale çalar geriden
yeşil halkanın içine sığacaksam yeniden
düşüyorum , gökyüzünü bırakırken yerinde
yıldızları zaten ben hiç sevmemiştim

bardakta yakılmış tozun domino taşlarına ninnisi olur kendisi
ardı ardına , beynin düzlüğünde bir yerlerde durasıya kadar
pratikte çeyreği saniyenin
kalanı sizin
dans edip karıncalarınızı çiğneyebilirsiniz

22 Mayıs 2012 Salı

İf - Rumpelstiltskin




çizim için ırmak ayhan'a ve müzik için ennio morricone'e teşekkürler ve sevgiler

sayfalar çevriliyor bu antika koltuktan
dinlediğim her müzikte parçalanmış bir anı olsa da
öldürdükçe hücrelerimi tırnakların parlasa da
yapmamam gereken şeylere baş kaldırışım bu bakımdan

yakınlaş , kulaklarına dokunmuş onca harften daha farklı bu sefer kelimeler
teninde sansürlenen renk ,
boğazda düğümlenmiş ses
kanatlanmış mevsimler ve adımlanmış sokaklarda


bir çukurda büyüyen sokak lambası bu seferki
savaştan geriye kalan bir umut orkestrası
sararmış fotoğraflardaki anlam çıkarma meraklasıydın
ve kitaplarda çıkılan seyehatte unutulur atlasım

ve unutmuyorm kahve molasında tanıştığım tanrıyı
bu soyutluğun soğukluktan sonraki en kutsal makamıdır
ve uyutmuyoruz rahme girmemiş ceninlerle dansları
kırık topuklu ayakkabı , devrilmiş kadınların


bu sabah daha resmi , çünkü gömleğimde ütülenmiş
kömürle kirletilmiş kara mevsimden seyrediyorum dehlizi
yaralanmış martıların seslerinde özgürlükle belirlenir
ve özgürlük senin raylarında hazırlanmış bir akşam üstü makinisti


yakınlaş , dudaklarına dokunmuş onca izden daha farklı bu sefer tozlar
metal siyahına göç eden
yağmura paralen pencere
kanatlanmış mevsimler ve adımlanmış sokaklarda

bir gökyüzünde gülümseyen ay bu seferki
gündüzden arda kalan bir vazodaki güneş belirtisi
adalarda tasmalanmış kayıklarda kokan balıklar da olsa
poseidon sularında bir kılçıktan sivridir

kim bilir ceplerinde onca yalandan kıvrılacak
uyuyacak olanlara şimdiden eşlik eder kumrular
tanrı farenin orkestrasında veya kuytuda
kapan sıkışmadıkça , tanrıdır kin tutan

işaret sıfatını takip eden şart eki
geceye baktığımda mişli zamanda geçmişiz
4 duvar konseptli tek dal sigaradan
ve sergimizde bu dumanlarla süslenmiş tuğlalar var

yakınlaş , sahteliğine dokunmuş onca gerçeklikten daha farklı bu sefer imgeler
kıyafetinde kurdelenmiş galaksi
boynunda kolyelenmiş kir

7 Mayıs 2012 Pazartesi

Köpükler Hep Acı Olur




bilinç sıradışı bir şekilde kendinizden ayrı konuşmaya başladığında
onu durduramıyorsunuz
ister istemez beynime seçtiği figüranı alıyor
parmaklarını görebiliyorum ve tuttuğu parmakları da
süreçle birlikte yavaştan hissediyorsunuz onu
korkunç bir şey
bir şeyler sizden bağımsız olarak beyninize işliyor

uykusuzluk çekilebilir bunun için

çünkü bilincin en güçlü olduğu andır uyku
rüyada gösterip seçtiğini figüranı
düşündürmeye başlar

ilk başlarda normal karşılayabilirsiniz
ama bunu tekrar ettirdiğinde
ki rüya görmeyen birriyseniz
hayatta var olmuş en korkunç şey olarak algılarsınız bunu

geceleri rüya görme olasılığı daha yüksek olduğu için
gündüzleri bir şeyleri erteleyip uyuyacak kadar
savaşıyorum ben de

bu yüzden çok kahve tüketebilirsiniz
ve köpükler hep acı olur
tavırlarınızı değiştirip uzaklaşabilirsiniz de
bilincin parmaklarındakinden

ama gün içinde de denk getiriyor
yoksa 3 kişinin saati bozuk olmaz bu meridyende
zorla oraya götürülürsün ve oturursun
bir kuklaya benzetirsin kendini , bir sonraki hareketini beklersin

bilincime hükmettiğim ve onu mantğıma göre hareket ettidiğimin dışında bir ilk
intikamıysa , sanırım güzel ilerledi

evrenin arkadaşı
yakın dostlar
konuşmayan biri var beynimizde
bazen birini sürüklediğini görürsünüz
ve anlatmaya çalışırsınız ama duyma duyusu da yoktur onun

yine mi ve
ne olacak

sorularına cevap bile aranmaz böyle anlarda
çünkü köpükler hep acı olur

6 Mayıs 2012 Pazar

Son Olarak

bu kesikleri
duyuyor musunuz
sizden 6 basamak yukarıda
odayı topluyorlar

parçalarına ulaştıklarında
anlamamış gibi yapıyorlar
ve ben ne diyeceğimi bilemiyorum

tanrı diyorum , tanrıdır

öpüyorum onları
beynimdeki kıyafete giydiriyorum tek tek
ama yine de eksikler
ve bunun farkındalar da

uzun yağlı boya siyahı teller ( ki kutsaldır )
asil duruşlar
başka kültür yansıtan yüzler
dağ dekolteleri
kitaplarla uyuyanlar
kahve sunanlar
inanç ve ideolojiye kurban gitmiş beyinler
isimler
anlattıklarımı anlayanlar ve anlamayanlar
yolumdan gelenler
mektuplar ( ki hala dururlar )
sesler
alkol cesaretleri
müzikte soyunanlar
basamak yalanları
ilgi çiçekleri
film kulaçları
solucan mıyım korkusuna kapılanlar

sizden 4yıl önce verdiğim bir kararı
parçalamanızı istiyorum bu sabah
balığa çevirin ya da
güneşin tam tepede olduğu bir saatte
o'nu toprağa atın